Eğer dünya üzerindeki en küçük köyden en büyük kente kadar yaşamın kutsal olduğuna inanıyorsak, yaşam için vazgeçilmez olan suyun önemini de kabul etmeliyiz. Tüm yaşam biçimlerini destekleyen suyun doğasını ve ondan nasıl en iyi şekilde yararlanacağımızı anlamamız gerekli. Bunun için doğa, teknoloji bilgi ve etik değerlerin sinerjisini insanlık yararına harekete geçirmeliyiz.
Rudolf Steiner’ın felsefesinden alıntı…
Su bir oksijen ve iki hidrojen atomundan oluşan, oda sıcaklığında sıvı halde bulunan, renksiz, kokusuz ve tatsız maddedir. Su tüm canlılar için hayatın kaynağıdır. İnsan vücudunun %60-70’i olduğu gibi bazı hayvan ve bitkilerin vücudunda % 90 kadar yüksek bir oranda bulunabilir. Bitkilerde fotosentez için gerekli bir maddedir. Su besin maddelerinin çözünmesi için gerekli olduğu kadar besin maddelerinin yakılmasını sağlayan reaksiyonlar için de gereklidir. Kanın büyük bir kısmı (%80) sudur. Kan, besinlerin ve atık maddelerin vücutta taşınmasını sağlar.
Bitkiler kendileri için gerekli mineralleri su ile alırlar. İnsanlar vücutlarındaki proteinlerin yarısını, glikojenin (karbonhidrat) hepsini yitirseler hayatlarına devam edebilirler; fakat suyun % 10’unun kaybı büyük aksaklıklara, % 20’sinin kaybı ölüme yol açar. Su eşsiz fiziksel ve kimyasal özellikleriyle yeryüzündeki canlılığın en büyük destekçisidir.
Eğer insan vücudunun %60-70’i sudan oluşuyor ise, susuz yaşayamıyorsak, su hayattır diyorsak hayatımızın her anında kullanmış olduğumuz suya önem göstermemiz gerekir. Öyleyse şu andan itibaren hayatımıza gereken değeri verip araştırmaya başlayalım.
Eğer içtiğimiz su iyiyse bizde iyi oluruz en azından %60-70’lik kısmımız iyi olur buna emin olabilirsiniz.
Dünya sağlık örgütünün (WHO) bir deklarasyonunda “eğer hergün düzenli olarak iyileştirilmiş alkali su içersek kanser dahil tüm hastalıkların %80 oranında azalacağı tahmin edilmektedir” açıklamasını yapmıştır. Nexus Alkali su iyonizerlerinde iyileştirilmiş alkali su içerek yüksek kan basıncı, pre-eklampik toksima, kalp hastalıkları, egzama, alerji, sindirim sistemi problemleri, diyabetikler, obezite, yüksek tansiyon, alzheimer, nöralji, diz kireçlenmesi, kronik yorgunluk, uykusuzluk, astım, hemoroid, bağırsak düzensizlikleri, gastrik ülser gibi hastalıklardan iyileşen insanlar olduğu rapor edilmiştir.
Alkali su iyileştirme sistemini tercih edip kullanmaya başladığınız andan itibaren en geç 2 hafta içerisinde olumlu etkilerini siz de bire bir hissedeceksiniz.
Düzenli olarak kullanırsanız kronikleşen rahatsızlıklarınızdan kurtulacağınız gibi hücrelerinizin yenilenmesiyle gençlik pınarı diye tabir ettiğimiz sistemin etkilerini çok net görecek, iyi uyuyup güne enerjik başlayacak ve günboyu enerji dolu olacaksınız. İçmek için kullanmadığınız hatta yemeklerinizde, çay-kahve bile yaparken kullanmadığınız musluk suyunuz alkali su iyileştirme sistemi ile tam anlamıyla şifalı su haline dönüşecektir.